8 Mart 2015 Pazar

Hikmetler : Stephen Hawking'in Düşünceleri...

Hikmetler : Stephen Hawking'in Düşünceleri

Hikmetler : Stephen Hawking'in Düşünceleri
dailymail.co.uk

İnsanoğlu, evrende çok küçük bir nokta gibi.. Onu uzaktan bakınca görmeye bile imkan yok. Fakat insanoğlu evreni anlamakta ve yorumlamakta öylesine iddialı ki, onun bu haline bakarsanız, dünyanın onun varlığı ve aynı zamanda fütursuzluğu belki de evrenin en komik ve aynı zamanda en dramatik duruşudur. Çünkü görünüşte onun bu durumunu sergileyen evrende başka varlık yoktur.
 
Adem oğullardan bir adem Stphen Hawking (Doğumu:8.Ocak.1942)’ 21 yaşında maruz kaldığı bir hastalıktan dolayı eğrildi büyrüldü ve ne yazık ki hiçbir yanı hareket etmeyen; sadece beyniyle dünyayı algılayan ve anlatan bir tuhaf insanoğluna dönüştü. Fakat o beyin o kadar insanüstü, o kadar harikuladeydi ki, onun anlattıkları, söylediği kuramlar her zaman bütün dünyada, bütün bilim adamlarının ve onun ötesinde insanların dikkatini çekti. Her büyük insan gibi, Stephen Hawking’in de bir filozof yanı vardır ; evren ve insanlar hakkında çok ilginç düşünceler söylemiştir. Onun düşüncelerini belki de ileri sürdüğü kuramlardan ayrı olarak incelemek gerekir. Çünkü evrene ve zamana ilişkin kuramları özel de ancak bazı  bilim adamlarını ilgilendirebilir; onlar anlayabilirler. Fakat düşüncelerini herkes…
 
“Fizikteki yeni gelişmeleri yakından takip etmiyorsanız bile meşhur fizikçi Stephen Hawking’i duymuşsunuzdur. Fizikle ilgili karmaşık düşüncelerini herkese duyurma ve çok satan “Zamanın Kısa Tarihi: Büyük Patlamadan Kara Deliklere”isimli kitabını yazma gibi gurur duyulacak işler yapmıştır. Conan O’Brien, “The Simpsons” veya “Star Trek” programlarını seviyorsanız konuklarla söyleşilerde o muhteşem ince zekâsını sergilediğini görmüşsünüzdür.”
 
Kimdir Stephen Hawking? Kısaca bazı bilgiler verelim:
 
Okulda Vasat Notlar Aldı
“Günümüzde Hawking’i, kuramlarını bilimsel olmayan bir aklın anlayamayacağı parlak bir zekâ olarak tanıyoruz. Okuldaki çalışmalarında Hawking’in tembel biri olduğunu öğrenmek, bu nedenle şok gibi gelebilir. Aslında 9 yaşındayken notları sınıfının en kötüleri arasındaydı. Birazcık çabayla notlarını orta sıralara çıkardı, ama daha fazlasına değil.
 
21 Yaşındayken Birkaç Yıl Ömrü Kaldığını Söylemişlerdi
Hawking bir hafta sonra 21 yaşına girdi, ondan hemen sonra da ne rahatsızlığı olduğunu anlamak için test yaptırmak üzere iki haftalığına hastaneye yattı. Orada amyotrofik lateral skleroz (ALS) tanısı kondu; aynı zamanda Lou Gehrig hastalığı olarak da bilinen bu rahatsızlık, hastaların istemli kas kontrolünü kaybetmelerine neden olan nörolojik bir hastalıktır. Doktorlar ona büyük olasılıkla sadece birkaç yılı kaldığını söylediler.
 
Hawking’in başlıca başarılarından biri (ki bunu Jim Hartle’la paylaşmıştı), 1983’te evrenin sınırlarının olmadığı kuramını ortaya atmasıydı. 1983’te, evrenin şekli ve doğasını anlamak amacıyla, Hawking ve Hartle kuantum mekaniği (mikroskobik parçacıkların hareketlerini inceleme) ve genel görelilik (kütlenin uzayı bükmesi ve kütleçekim ile ilgili Einstein kuramları) kavramlarını birleştirerek evrenin kapsanan bir varoluş olduğunu, ancak yine de sınırları olmadığını gösterdiler.
 
Sınırsız Evren Kuramının Oluşturulmasında Yer Aldı
Bunu akılda canlandırabilmek için, Hawking insanlara evreni Dünya’nın yüzeyi gibi düşünmelerini söyler. Bir küre olduğu için Dünya yüzeyinde herhangi bir yöne gidebilir ve asla bir köşe, bir kenar veya Dünya’nın “son”u denebilecek bir sınıra ulaşmazsınız. Bununla birlikte buradaki temel farklılık, Dünya yüzeyi iki boyutluyken (Dünya’nın kendisi üç boyutlu olduğu hâlde Dünya yüzeyi sadece iki boyutludur.) evren dört boyutludur. (evrimagacı.org)
 
“Hayatım boyunca büyük sorularla yüzleşmekten büyük zevk aldım ve onlara bilimsel yanıtlar vermeye çabaladım. Belki de bu yüzden Madonna'nın seks üzerine yazdığı kitaplardan daha çok kitap sattım fizik üzerine.
 
Belli ki Tanrı yalnızca zar atmakla kalmıyor, ayrıca gözleri kapalı oynuyor ve ara sıra da zarları görülemeyecek yerlere atıyor.
 
Bu durum, zamanın, her şeyin başlangıcı olduğu anlamına gelir. Her şeyin nasıl başladığını anlayabilmek içın evrenin dışında bir güç aramaya çalışmamalıyız.
Evrenin sınırlılığı hakkında çok önemli bir şey olmalı, sınırsız bir evrenden daha özel ne olabilir?
 
Biz sıradan ortalama bir yıldızı olan ufak bir gezegendeki gelişmiş maymun türleriyiz. Ancak evreni anlayabiliyoruz. İşte bu bizi çok özel kılıyor.
 
“Doğu Mistisizminin evreni bir illüzyondur. Onunla kendi çalışması arasında bir bağ kurmaya çalışan fizikçi, fizikçi olmaktan çıkmıştır.”
 
“Zaten var olan yollar üzerinden gelecek olan mükemmel bir teoriye inanmıyorum. Bizim yeni bir şeye ihtiyacımız var. Bunun ne olabileceğini tahmin edemeyiz ya da ne zaman bulacağımızı çünkü eğer bilseydik, çoktan bulmuştuk da! Bu 20 yıl içerisinde gelmeliydi, ancak belki de hiç bulamayacağız.”
 
“Yaptığım şey evrenin başlangıcının bilimsel kurallarla açıklanabileceğinin mümkün olduğunu göstermekti. Bu sayede, evrenin başlangıç kararının bir Tanrı'ya başvurularak açıklanmasının gereksizliği ortaya çıkar. Bu bir Tanrı'nın olmadığını kanıtlamaz, sadece Tanrı'ya bir ihtiyaç olmadığını gösterir.”
 
“Milyonlarca yıl insan türü hayvanlar gibi yaşadı. Ancak sonra bir şey oldu tüm hayal gücümüzü ortaya çıkaran. Konuşmayı ve dinlemeyi öğrendik. Konuşma fikirlerin iletişimini sağladı, insanlığın birlikte çalışıp imkansız şeyler başarmasını da. İnsan türünün en büyük kazanımları konuşma ile geldi, ve en büyük hataları konuşmamaktan. Böyle olmamalı. En büyük umutlarımız gelecekle birlikte gerçek oluyor. Teknoloji kullanımı ile, imkanlar sınırsız. Sadece konuşuyor olduğumuzdan emin olmamız gerek.”
 
“Kozmoloji üzerine ne zaman ders verilse, ben Büyük Patlamadan önce ne olduğunu sık sık sormuştum. Önce'nin olmadığı, şüpheyle karşılanır. Çünkü Büyük Patlama zamanın ortaya çıkışını sağladı, birşey ona sebep olmuş olmalıdır. Fakat ‘neden’ ve ‘etki’ zamana ait kavramlardır. Ve zamanın varolmadığı durumlara uygulanamazlar. Bu yüzden soru anlamsızdır.”
 
Zamanı meydana getirmeye Tanrı'nın sebep olduğunu söylemek ne manaya gelir? Sebeplilik zamansal bir etkinliktir. Zaman daima sebep olunmuş şeyden önce var olmalıdır. Tanrı'nın naiv imgesinin evrenden önce varolması, ‘zaman’ önceden yok idiyse, açıkça saçmalıktr.” (tr.wikiquote.org)
 
Stephen Hawking, gençken zıpkın gibi bir insanken, bir beklenilmeyen hastalık sonrası insanın nelere düçar olacağını gösteren bir örnek. Ama bu insan, insanlığından vazgeçmemiş; bilim adamlığından vazgeçmemiş; ve düşünceleriyle derinden insanları etkilemiş özürlü bir insan. Yalnızca parmak uçları  oynuyor ve onlarla ve bir bilgisayar yardımıyla , oturduğu yerden bütün dünyayı ve bilim alemini etkileyebiliyor. 
 
Bu insanın gücünü gösterir. 
 
İnsan isterse neler yapamaz ki, yeter ki istesin.
 
Stephen Hawking, bir harika insan; bir harika bilim adamı ve düşünür. Hala yaşıyor, düşünüyor ve düşündüklerini insanlara anlatmaya çalışıyor.
 
Böyle insanların sözlerine bir kulak versek…
 
NurbanuŞahin ÖZŞAHİNnahide çelebi bu blog'u önerdi.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder