17 Mart 2015 Salı

Beyni yeniden yapmak mümkün mü?

Beyni yeniden yapmak mümkün mü?

Prof. Dr. Nevzat Tarhan
Prof. Dr. Nevzat Tarhan nöropsikiyatride nanotüp kullanılarak beynin hasar gören bölgesinin düzeltilebileceğinİ belirtti.Elektrofizyoloji ve nörobilim alanındaki çalışmalarının ele alındığı Atlanta Georgia’da yapılan ECNS 2009 Kongresi’ne katılan NPİSTANBUL Nöropsikiyatri Hastanesi Yönetim Kurulu Başkanı Psikiyatri Uzmanı Prof. Dr. Nevzat Tarhan, kongrede çok önemli konuların masaya yatırıldığını söyledi.
ROBOTiK TEDAVİ GiBi
Nöropsikiyatride nanotüp kullanımı ve gelecekle ilgili önemli bilgiler tartışıldığını aktaran Tarhan, “Kongreye sunulan bazı hayvan deneyleri aşamasında farelerin beyninin ön bölgesinde hasar oluşturulduğunda farelerin dikkat ve öğrenme testlerinin bozulduğu tespit ediliyor. Daha sonra bu farelerin beyninin ön bölgesine karbon nanotüpler yerleştiriliyor. Karbon nanotüp yerleştirilen farelerin, yerleştirilmeyen diğer farelere oranla süratle iyileştiği, tekrar eski sağlığına kavuştuğu gözleniyor” diye konuştu. Bu akademik çalışmanın özellikle otizmin tedavisinde ve beyin travmalarında ufuk açan bir durum olduğunun altını çizen Prof. Tarhan, “Karbon nanotüpler beynin hasar gören öğrenme bölgesinde yeniden düzelmeyi sağlıyor” ifadesini kullandı.
Beyinin lif haritası
Çalışmada karbon nanotüplerin sinir hücresinden daha küçük, ince ve uzun tüpler olduğunu aktaran Tarhan, nanotüplerin metallerin ısıtılması ile yapıldığını belirtti. Tarhan, “Karbon nanotüp üretimi nano teknolojiyle 600-1200 derece metal ısıtılarak yapılıyor. Bu sırada metallerdeki karbonla yeniden dizliyor ve saç telinin yüz bin de biri kadar incelikte içleri boş tüpler oluşuyor. Karbon nanotüpler tek sıra karbon atomları olarak diziliyor. Bu şekilde elde edilen tüplerle, bir bakıma robotik bir tedavi yapılmış oluyor” şeklinde konuştu. Tedavi hakkında da bilgi veren Tarhan, “O kişinin beyin sinir hücreleri tüplerin içinde ilerliyor, bir bakıma yol açmış olunuyor. Bu nöropsikiyatri’de yeni bir uygulama olarak ortaya çıkmış bulunuyor. Bu tedavide beynin lif haritası çıkarılıyor” diye konuştu. Mevcut tedavilerde beynin elektriksel haritası olan EEG ile beynin fonksiyonel durumunu, oksijen metabolizmasının haritasını ise MR ile alındığını aktaran Tarhan , “Beyin bölgeleri arasındaki bağlantıların sağlık, durumlarına bakılıyor. Şizofrenlerin beynindeki lifler darmadağınık iken sağlıklı kişilerde muntazam” dedi.
Beyin şehir trafiği gibi işliyor
Tarhan, şöyle devam etti: “Beyindeki bilgiler de şehirdeki otomobiller gibi adeta. Yollar ne kadar düzgünse ve ışıklar ne kadar sağlıklı çalışıyorsa, beyinde bilgi trafiği de o kadar iyi çalışmaktadır. Artık yapılan çalışmalarla beyindeki sinyal trafiğinin haritaları çıkarılabildiğinden beyindeki sinyal trafiğini ölçebiliyoruz bu araştırmalara göre. Ölçülebilir sinyal trafiği beyinde bozulmuşsa ona göre manyetik uyarılarla, ilaçlarla o bölüme müdahale edilebiliyor. Beynindeki sinyal trafiğini yönetmeyi öğretiyoruz o kişiye. Beyindeki sinyal trafiğini iyi yönetebilmek iyi ruh sağlığına sahip olmak demektir”
Düşünce gücüyle hareket
Prof. Tarhan, nanoteknolojide beyinde bozulan hücreye yönelik nanokarbon tüplerle direkt ilaç verildiğini kaydetti. Hedefe yönelik ilaç verilmesi nanoteknoloji ilaçları ile mümkün hale geleceğini belirten Prof. Tarhan şunları söyledi: “Nanoteknoloji sayesinde uyaran terapi yapılarak beyindeki lifler düzgün hale getiriliyor. Bu çalışmada beyindeki düşünceler sinyale çeviriyor. Kolunu kaldır komutu verdiğinde beyin onu sinyale çeviriyor ve ardından kişi kolunu kaldırıyor. Burada beynin niyeti, düşünceyi, duyguyu sinyale çeviren bir alet olduğu çok net ortaya çıkıyor.”

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder