PSİKOLOJİK ANLAMDA CİNLERLE SAVAŞMAK •..

Kuranla Şifa Rukye

!!! SAYFAMIZIN EN ÖNEMLİ YAZISI, OKUMANIZI TAVSİYE EDİYORUZ !!!

• PSİKOLOJİK ANLAMDA CİNLERLE SAVAŞMAK •

BÖLÜM 1

BU YAZIYI HAZIRLAMAMIN SEBEBİ :

Hasta kişi genelde iki ayrı tip insanla karşılaşır :

1) Psikolojik anlamda çok bilgisi olmayan rukyeci,ve psikolojiye çok önem vermeyen ve rukyeyi sadece genel anlamda yapanlar.

2) Büyü,nazar ve cin hastalıklarını bilmeyen psikologlar.

Bazı durumlarda tedavinin verimli olması için ikisini de kullanmalıyız.

Bu durumlardan bazıları :

- Hastanın durumu büyük ölçüde psikolojik ise ve musallat olan cin hastanın psikolojik zayıflığını kullanıyorsa..

- Hastanın durumu ağır ise ve tedavisi çok uzun sürücekse, hastanın ölümüne kadar cin'in bedeni terketmeyeceği de olabilir, böylece hasta buna psikolojik anlamda hazırlanmalıdır ve psikolojik olarak savaşmalıdır ve bununla yaşamına devam etmelidir

Durumu ağır olmayan ve 2 hafta tedaviden sonra iyileşen hastaların durumu farklıdır, bu hasta eski hayat ritmini kendisi yakalar ve hayatına devam eder ve tüm bu psikolojik savaşa ihtiyacı yoktur.

• GİRİŞ

Cinlerin bedene giriş sebeplerinden bazıları da : büyü,nazar,intikam,aşk , evinizde cinlerin bulunması,ve daha birçok neden...

Bedene girmeyi başaran cinlerin en sevdiği yer kişinin beynidir,böylece hastayı kontrol edebilirler ,ve amaçlarına daha kolay ulaşabilirler ( Allahın izniyle ). Bedene musallat olan cinlerin varlığını kişi birçok anormal belirtiyle anlayabilir, bu belirtiler fizik ve psikolojik olarak yansır. Doktorlar ve psikologlar hastayı birçok testten geçirdikten sonra rahatsızlığın nedenini bulamazlar, ve hastalara rahatsızlığın stressten kaynaklandığını söylerler.

Cinlerin kişiye verdiği hasar onların giriş sebebine bağlıdır. Mesela kişiye aşık olan cin hastayla rüyasında ilişkiye girmek ister,evlenmesini engeller.. Büyü yoluyla giren cin ise daha ağır hasarlar yapabilir.. Kişiyi delirtemeye çalışır,ihtihar etmesine sebep olur,ayrılmasına sebep olur...

Konumuza geri dönelim ve nasıl savaşacağımıza bakalım:
Her olayda cin kişiyi etkilemek için iki yola başvurur :

=> Ağrılar
=> Kötü düşünceler ve vesveseler

Ve

=> Kişinin kendine güvenini yitirir.
=> Daha kolay bir av olması için yanlız kalmasını sağlar.

Cinlere karşı savaşabilmek için üstte bildirdiğimiz tuzaklara düşmemeliyiz ( ağrılara dayanmak,kötü düşücelere duşmemek,kendinize olan güveninizi yitirmemek,yanlız kalmamak,Allaha güvenmek ).

Fakat ilk olarak hasta kendi düşüncelerini ve cinden gelen düşünceleri ayırt etmesi gerek,musallat olan cinlerin misyonunu bilmek ve engelemeye çalışmak. Çünkü ilk başta cin kendisini saklayacaktır ve kişinin düşüncelerinde konuşacaktır ki kişi kendisi düşündüğünü zannetsin.

Düşmanımızı nekadar tanıyorsak,kullandığı taktikleri biliyorsak, ona karşı daha iyi savaşabiliriz.

BÖLÜM 2

• AĞRILAR

Allahın izniyle musallat olan cinler kişiye organik rahatsızlıklar verebilirler ( diabet,böbrek rahatsızlıkları,kanser,midde ağrıları,migren,epilepsi,....). Bu tür rahatsızlıklar doktorlar tarafından incelenir ve gereken ilaçlar verilir fakat doktorlar bu rahatsızlıkların nedenini bulamaz. Böylece kişiye tıbbi uygulamalar yapılır.Hasta kişi değişik yerlerde ağrı hisseder fakat tıbbi yönden ağrıya sebep olan birşey görünmez.

Rukye ile hasta diagnoz edildiğinde ve musallat olan cinlerin misyonunu öğrendiğimizde... Hastanın ağrılarını kontrol etmesini söylemeliyiz çünkü cinler hastayı çökertmek için ona değişik ağrılar verebilir ( konsantrasyon bozukluğu,migren,baş ağrısı,bedende ağırlık,sırt ağrısı,nefes almakta zorlanmak,göğüsün sıkışması,... Bu tür olaylarda tıbi yönden ağrıların nedeni bulunamaz ve ağrılar çok şiddetli olabilir.

Ağrıları kabul etmeliyiz,onları kontrol etmeye çalışmalıyız,dayanmalıyız çünkü başka çaremiz yok. Bu zamanla gerçekleşicektir,sabretmeliyiz ve Allahtan yardım dilemeliyiz ağrıları dayanabilmek için. Bu çok önemli bir noktadır çünkü cinler sonuçlarına varabilmek için değişik ağrılar verebilir ona dayanılmaz baş ağrısı,kusma hissi,nefes almakta zorlanma gibi ağrılar verebilir böylece hasta kişi şöyle düşünüz " tamam kendimi iyi hissetmiyorum ,evde kalıcam,uzanıp uyumaya çalışıcam " eger kişi böyle davranırsa cin'e karşı savaşını kaybetmiştir. Hasta nezaman iyi bir iş yapmak istese cin ona değişik ağrı verir hastanın vazgeçmesi için. Kişi bu tür ağrılara sabırla dayanırsa ve aklına gelenlerin tersini yaparsa , cin görecektir ki bu taktiği tutmuyor ve Allahın izniyle bu konuda iyileşme gelecektir. Bazı durumlarda ağrılar okadar şiddetlenir ki kişi bişey yapacak durumda değildir,ama yine elinden geleni yapmalıdır pes etmeden savaşmalıdır.

Kişi birşey yapmadan iyileşmeyi bekliyorsa hastalık ve tedavi çok zaman alır ve iyileşmez ve çok zaman harcar. Kişi elinden geleni yapmalıdır,savaşmalıdır,hastalığını kabul etmelidir ve bunun bir imtihan olduğunu unutmamalıdır,çekilen her ızdırabın günahlarının af olmasına vesile olduğunu unutmamalıdır. Bu imtihanın bizi güçlendirdiğini unutmamalıyız.

(Allah yolundaki mümine isabet eden her yorgunluk, hastalık, sıkıntı, üzüntü, keder, hatta ayağına batan diken, günahlarına kefaret olur.) [Buhari]

BÖLÜM 3

• KÖTÜ DÜŞÜNCELER

Cin musallatına uğramış hastalar iyi bilir ki cinler hastanın düygularıyla oynayabilir ona kötü düşünceler verir , bu yöntemi hastanın moralini bozması için ve etki altına alması için kullanır. Hastalıktan önce hasta çok duygusal bir kişiliğe sahip ise musallatan sonra zor durumlar yaşayabilir. İnsanın 4 duygularından biri olan öfkeyi örnek alalım ( sevinç,korku,hüzün,öfke). Cinler çoğu zaman hastadaki öfke duygusunu kullanır ve hastaya sonradan pişman olacağı şeyler yaptırırlar. Hasta kişi hastalıktan önce sinirli bir kişiliye sahipse,hastalıktan sonrada cin kişinin bu zayıf noktasını kullanır ve hastaya pişman olacağı şeyler yaptırır Allahın izniyle.

Rivayet edilir ki : bir keşiş şeytanla karşılaşmış ve ona şu soruyu sormuş : " Adem oğlunun zayıf noktası nedir? Senin işini kolaylaştıran..?"
Şeytan cevap verir : " öfke anında siddet , adem oğlu öfkelenince biz çocuğun topla oynadığı gibi adem oğluyla oynarız" ( Talbis İblis . İbn cewzi. S.51)

Onun için kişi duygularını kontrol etmelidir, kontrol edebilmek için altaki konulara dikkat etmelidir :
- İlk olarak kişi içindeki sıkıntılarını güvenilir biriyle paylaşmalıdır, içinde kötü duygu taşımamalıdır, böyle yapınca rahatlama gelecektir. Kişi sıkıntılarını içinde tutarsa bu başka problemlere yol açabilir ( özgüven kaybı,sinir bozukluğu,...) . İçindeki duyguları anlatmak ve birisiyle paylaşmak terapi esnasında çok verimli olacaktır Allahın izniyle.

- Kişi içindeki kötü duyguları ve kötü energileri boşaltmak için bir spor yapabilir,enerjisini orada harcıyabilir,buda sıkıntılarınızı unutmaya vesile olacaktır.

- kötü duyguları kontrol edebilmek için kuran ve sünneten örnekleri okuyup onları kullanmamız gerek, mesela kişi öfkelendiğinde euzu besmele okumalıdır,ayakta ise oturmalıdır,oturuk ise uzanmalıdır ,abdest almalıdır.. Bu rasulullah s.a.v in bize tavsiye etiği şeylerdir.

- büyü yoluyla karıyla kocasını ayırmak için musallat olan cin kişiye hertür vesvese verir karısıyla tartışmak için,onu dövmek için,küfür etmek için... Bu durumda yapılacak en doğru şey karınızdan veya kocanızdan kısa bir süre uzaklaşmaktır. Dışarı çıkın temiz hava alın ,sakinleşin ve Allahtan yardım dileyin.

Yukarıda öfkeden bahsettik ama bu her tür duygu için de geçerlidir, kişi bu tür duyguları kontrol edebilmek için kuran ve sünnete bakmalıdır, Allaha olan inancını ve imanını güçlendirmelidir. Kişi tam olarak Allaha inanırsa daha rahat olur, Allahın izni olmadan kimsenin zarar veremeyeceğini bilir ve zor günleri daha kolay geçirir biiznillah.

Konuyla ilgili bazı kuran ayetleri :

Yeryüzünde ve kendi nefislerinizde uğradığınız hiçbir musibet yoktur ki, biz onu yaratmadan önce, bir kitapta yazılmış olmasın. Şüphesiz bu, Allah’a göre kolaydır. ( hadid 22 )

De ki: “Bizim başımıza ancak, Allah’ın bizim için yazdığı şeyler gelir. O, bizim yardımcımızdır. Öyleyse mü’minler, yalnız Allah’a güvensinler.”( tewbe 51 )

De ki: “Ben dinimi Allah’a has kılarak sadece O’na ibadet ediyorum.” ( zümer 14 )

Sünneten :

Resulullah (sav) buyurdular ki: "Kuvvetli mü'min, Allah nazarında zayıf mü'minden daha sevgili ve daha hayırlıdır. Aslında her ikisinde de bir hayır vardır. Sana faydalı olan şeye karşı gayret göster. Allah'tan yardım dile, acz izhar etme. Bir musibet başına gelirse: "Eğer şöyle yapsaydım bu başıma gelmezdi" deme. "Allah takdir etmiştir. Onun dilediği olur!" de! Zira "eğer" kelimesi şeytan işine kapı açar."
Ravi: Ebu Hüreyre
Kaynak: Müslim, Kader 34, (2664)

Oğluna ölümü sırasında demiştir ki: "Oğulcuğum, başına gelecek olan şeyin asla atlatılamayacağını, kaçırdıklarını da yakalayamayacağını bilmedikçe sen, imanın hakikatının tadını asla bulamazsın. Zira ben, Resulullah (sav)'ın şöyle söylediğini işittim: Allah'ın ilk yarattığı şey kalemdir. Kalemi yarattı ve: "Kıyamete kadar olacak şeylerin miktarlarını yaz!" dedi." Oğulcuğum, Resulullah (sav)'dan şunu da işittim: "Kim bu inanç dışında olarak ölürse benden değildir."
Ravi: Ubade İbnu's-Samit
Kaynak: Ebu Davud, Sünnet 17, (4700); Tirmizi, Kader 17, (2156 )

Resulullah (sav) buyurdular ki: "Kişi vardır, uzun müddet cennet ehlinin amelini işler, sonra da ameli cehennem ehlinin ameliyle hitam bulur. Yine kişi vardır, uzun müddet cehennem ehlinin ameliyle amel eder de sonunda cennet ehlinin ameliyle hitam bulur."
Ravi: Ebu Hüreyre
Kaynak: Müslim, Kader 11, (2651)

Kişi Allaha tam olarak iman etmişse ,hayır ve şerrin ondan geldiğine iman etmişse bu zor zamanın üstesinden daha kolay gelebilir.

BÖLÜM 4

• NEGATİF DÜŞÜNCELER 2

Daha önce belirtiğim gibi beyine yerleşen cinler hastanın beyninde durmadan konuşur ,onun enerjisini ve sinir sistemini bozmaya çalışır. Bu negatif düşüncelerin önüne geçmek için kişi :

- ilk olarak kişi kendi ve cinden gelen düşünceleri ayırt etmesi lazım , mesela aklına gelen şirk ve küfür düşüncelerin ondan gelmediğini bilmelidir.

- Aklımızdan geçen kötü düşüncelere kulak asmamamız lazım , çünkü düşüncelere ve vesveselere nekadar önem verirsek daha da şiddetlenirler , bu psikologların da söylediği bir durumdur, sonuçta insan beyni böyle çalışıyor...

- Düşüncelerin peşinden asla gitmeyin.

- verimli şeylerle yapın.

- Kötü düşüncelerden Allaha sığının,Allahı zikredin,Allaha tam olarak güvenin

- peygamber ve sahabenin hayatlarını okuyarak düşünmeniz,imanınızı güçlendirmeniz bu tür düşünceleri durdurabilir. Kişi bilmelidir ki yaşadığı herşey o daha doğmadan kaderinde yazılmıştır ve sabretmesi gerekir.

İslam ilmini öğrenip negatif düşüncelere daha dayanıklı olabiliriz. Hastalıktan önce duygusal kişiliğe sahip olan hastanın durumu çok zorlanabilir , kişi psikoloğa danışıp zayıflığı olduğu duygusalığını tedavi etmelidir.

Kişi rukye ile tedaviye başladığında ve ibadetlerini yaptığında bu kötü düşünceler şiddetlenir. Kişi buna karşı savaşmalıdır ve bilmelidir ki cinler bu yöntemle sizleri tedavilerden ve ibadetlerden uzaklaştırmaya çalışır.

Geçen bölğmlerde cinlerin hastaya baskı uyguladığı iki metodu konuştuk ( ağrılar,kötü düşünceler ) ve buna karşı nasıl savaşmamız gerektiğini. Şimdi bu iki metodu kullanıp nereye varmak istediklerini anlatmaya çalışıcam Allahın izniyle . Cinler o metodları kullanıp kişinin özgüvenini bozmaya çalışır, ve kişiyi kendisine hapseder,hasta kimseyle konuşamaz,kimseye güvenemez,yanlız kalır ve böylece cinler amacına yavaş yavaş varır.

• KİŞİNİN RUH SAĞLIĞINI BOZMAK VE ÖZGÜVENİNİ YOKETMEK

Kişiliği oluşturan kendimize verdiğimiz değer ve özgüvenimiz bizim iyi işler yapmamıza yardımcıdır. Musallat olan cinler de tam bu iki şeyi yoketmeye çalışır, çünkü bunlar bozulduğunda kişi hayal etiği şeylerden vazgeçer ve hayata bişey yapmak istemez, yine tekrarlıyorum .. Kişi önceden de duygusal bir yapıya sahipse cinlerin işi kolaylaşır. Buna karşi gelmek için bu tür düşüncelere önem vermememiz gerek ve onların peşine düşmemesi gerek.sonra bir kağıt alıp sahip olduğunuz kaliteleri yazın.. Ve gerektiği zaman okuyun bu size yardımcı olucaktır. Ümidinizi kaybetmeyin ,herzaman pozitif düşünün ,her zorluktan sonra bir kolaylık gelir. Kişi kesinlikle yanlız kalmamalıdır, yanlız kalınca vesveseler çoğalır ve duyguları bozulabilir. Kişi Allaha güvenmelidir, yerin ve göğün sahibi Allaha güvenmelidir, güç sahibi Allaha sığınmalıdır, yanımızda Allah olduktan sonra herşey kolaylaşır.

İslamdaki kardeşlerinizle bağınızı koparmayın,birlikte kalın, birlikte verimli şeyler yapın. Başarmak istediğiniz şeyleri yapın ve başaramamaktan korkmayın çünkü bu özgüveninizi bozacaktır, yapamam ,başaramam,gücüm yetmez demeyin savaşın.

BÖLÜM 5

• YANLIZLIK

Belirtiğimiz gibi musallat olan cinler hastayı yanlız kalmaya iter ve kötü düşüncelerle psikolojisini bozup hastayı daha kolay kontrol edebilirler ve amaçlarına varabilirler Allahın izniyle. Kişi yanlız kaldığında ve vesveselere maruz kaldığında kendine olan güvenini yitirir ve verimli şeyler yapmaktan vazgeçer.. Depresyona girer.

Konuyla ilgili bazı ayet ve hadisler :

"Eğer insanlar, yalnız başına yolculuk yapmakta ne sakıncalar olduğunu benim kadar bilselerdi, hiç bir binek sahibi (yolcu) gece yolculuğuna yalnız çıkmazdı."1
1. Buhârî, Cihâd 135. Ayrıca bk. Tirmizî, Cihâd 4; İbni Mâce, Edeb 45.

"Hep birlikte Allah’ın ipine (Kur’an’a) sımsıkı sarılın. Parçalanıp bölünmeyin. Allah’ın size olan nimetini hatırlayın. Hani sizler birbirinize düşmanlar idiniz de O, kalplerinizi birleştirmişti. İşte O’nun bu nimeti sayesinde kardeşler olmuştunuz. Yine siz, bir ateş çukurunun tam kenarında idiniz de O sizi oradan kurtarmıştı. İşte Allah size âyetlerini böyle apaçık bildiriyor ki doğru yola eresiniz". (Ali İmran 103)

Böylece cin hastanın yanlız kalması için herşeyi yapar , yanlız kaldığında onu kolayca etkisi altına alabilir. Cin sizi arkadaşlarınızla,ailenizle ve çevrenizle tartışmaya zorlayacaktır ki siz tek başınıza kalasınız ve kimse size yardım etmesin. Cinlerin kullandığı stratejileri bildiğimizde vu tür tartışmaları daha kolay kontrol edebiliriz biiznillah. Hasta kişi direnip savaşmalıdır ve ailesinin yanında durmalıdır,onlarla konuşmalıdır durumuyla ilgili. Yani kısaca : cin hastayı yanlız kalmaya iter,ona vesvese verir, uykusuzluk verir ,kişi akşam uyuyamaz gündüzleri uyur,böylece tek başına kalır ve vesveselerin kurbanı olur.

Normal bir yaşam şürdüren kişi akşam eve geldiğinde günün nasıl geçtiğini düşünür ,yaptığı işleri düşünür,... Ama cin musallatına uğramış kişi hep yanlız kaldığı için ve bişey yapmak istemediği için beyni düşüncelerden boştur ve böylece cin o boş beyni hertür vesveseyle doldurur. Mesela dolu bir bardağın içine birşey ilave edemessin, boş olan bardağı ise istediğinle doldurabilirsin.

Bu komuda çok savaşmak lazım ve tuzağa düşmememiz lazım, cinler hastayı hapsetmeye çok önem verir ve kişi buna karşı direndiğinde ona hertür ağrı verebilirler,herşeye ramen direnip savaşmalıdır,ailesiyle çıkıp gezmelidir, ağrıllar çok şiddetli ola da her zorluktan sonra bir kolaylık gelir, kişi herzaman pozitif düşünmelidir.

UMARIM BU YAZI HASTALARA VE HASTA YAKINLARA VERİMLİ OLACAKTIR,BİRBİRİMİZE NASİHATE BULUNMAMIZ İÇİN YARDIMCI OLUCAKTIR,YAZDIKLARIM BENİM VE RUKYE YAPAN ARKADAŞLARIN ORTAK NOKTASIDIR,TECRÜBE ETİĞİMİZ NOKTALARDIR. ALLAH SUBHANEHU WE TEALA DAN VERİMLİ OLMASINI DİLİYORUZ

KURANLA ŞİFA RUKYE