19 Aralık 2014 Cuma

Gece duası!..

"Ey her zaman yardımına muhtaç olduğumuz ve yaşantımız O’nun sonsuz kudret ve azametine bağlı olan Yüce Allah!

Şüphesiz kuvvet ve kudret ancak Senin yed-i kudretindedir. Azamet ve yücelik ancak Sana mahsustur.

Allah’tan başka ilah yoktur. O’nun bunca sonsuz nimetlerine şükürler olsun.

Ey kâinatın tek yaratıcısı, düzenleyicisi ve O’ndan başka ilah olmayan Rabbimiz! Varlığına birliğine kalbimizle, gönülden inanıyor ve Rabbimiz olduğunu da itiraf ediyoruz.

Yüce Zatı’nı her türlü noksanlıklardan tenzih ederiz.

Sen ne yüce ve büyük bir ilahsın ki, kâinatın hepsi Senin varlığını, birliğini, eşsizliğini, sonsuz kudret ve azametini lisan-ı hâl ile haykırıp zikretmektedir.

Allah’ım! Cebrail (a.s.)‘ın kanatları üzerinde yazılı bulunan ism-i şerifin hürmetine (Sana yalvarıyoruz, bizi rızana mazhar olanlardan eyle!) Mikail (a.s.)‘ın kanatları üzerinde yazılı ism-i şerifin hürmetine, İsrafil (a.s.)‘ın alnında yazılı bulunan ism-i şerifin hürmetine, Azrail (a.s.)‘ın avucunda yazılı bulunan ism-i şerifin hürmetine, Munker ve Nekir meleklerini isimlendirdiğin ism-i şerif hürmetine, Zat-ı Kudsiyen ism-i şerifin ve sevdiğin kulların esrarı hürmetine,

İslam’ın tamamlandığı ism-i şerifin hakkı için, Âdem (a.s.)‘ın Cennet’ten çıkarıldığında Sana dua ve niyazda bulunduğu (Zat-ı Kibriya’nın duasıyla Seni andığı isim sayesinde kabul buyurduğun) ism-i şerifin hakkı için, Şit (a.s.)‘ın Zat-ı Kibriya’nı çağırıp nidada bulunduğu ism-i şerifin hürmetine, Arş-ı Azam taşıyıcı melekler hürmetine, güç ve kuvvet bahşettiğin ism-i şerifin hakkı için, Tevrat’ta, İncil’de, Zebur ve Furkan (Kur’an)‘da yazılı İsm-i Azam hakkı için, bütün kullarına, sonsuz olan rahmetinden bolca ihsanda bulunduğun İsm-i Azam hürmetine, sonsuz ve kâmil (mükemmel) olan Kelâm-ı Şerif’in hürmetine, İbrahim (a.s.)‘ın ateşe atıldığında Zat-ı Kibriya’nı andığı ve bu sayede ateşi üzerine Cennet, gülistan eylediğin İsm-i Azam’ın hürmetine, İsmail (a.s.)‘ın Sana dua ve niyazda bulunduğu ve bu sayede boğazlanmaktan kurtulduğu İsm-i Azam’ın hürmetine, İshak (a.s.)‘ın Sana münacatta bulunduğu ve istek, arzusunu kabul ettiğin İsm-i Azam hürmetine, Hud (a.s.)‘ın Zat-ı Kibriya’nı anıp yalvardığı İsm-i Azam’ın
hürmetine, Yakub (a.s.)‘ın Sana yalvarıp yakardığı ve bu sayede duasını kabul ederek kaybettiği gözlerini ve oğlu Yusuf (a.s.)‘ı kendisine tekrar iade ettiğin İsm-i Azam’ın hürmetine, Davud (a.s.)‘ın Zat-ı Kibriya’nı zikredip dua buyurduğu ve böylece O’nu yeryüzünde halife kıldığın ve demiri elinde yumuşattığın İsm-i Azam’ın hakkı için,

Süleyman (a.s.)‘ın Sana yalvarıp yakardığı ve böylece O’na yeryüzünde hiç kimseye nasip olmayacak mülkü bahşettiğin yüce İsm-i Azam’ın hürmetine, Eyyub (a.s.)’ın içine düştüğü büyük sıkıntı (hastalık)tan kurtulmak için yalvarıp yakardığı ve bu sayede içinde bulunduğu sıkıntı ve gamdan kurtardığın İsm-i Azam hürmetine, İsa (a.s.)‘ın ölülerin dirilmesi için Sana dua buyurduğu ve bu sayede onları dirilttiğin İsm-i Azam’ın hürmetine, Musa (a.s.)’ın Tur dağında Senin Zat-ı Şan’ınla muhatap olduğu ve Seni andığı İsm-i Azam’ın hürmetine, Firavun’un (Müslüman olan) hanımının Zat-ı Zülcelâl’ını andığı ve böylece O’na Cennet’i bahşettiğin İsm-i Azam’ın hürmetine, denizi geçerken İsrail oğullarının nidada bulundukları İsm-i Şerifin hakkı için, su üzerinde yürürken Zat-ı Kibriya’nı anıp münacatta bulunduğu İsm-i Azam’ın hürmetine, Resulü Kibriya Muhammed (s.a.v.)’in mağarada (müşriklerden korunurken) Sana yönelerek dua ve niyazda bulunduğu ve bu dua ve niyazını kabul ettiğin İsm-i Azam hürmetine, Zat-ı Kibriya’na sunduğumuz (hayırlı) istek ve arzularımızı, dua ve niyazlarımızı kabul eyle.

Baştan beri sunduğumuz büyük melekler ve zikri geçen Peygamber-i izam ve İsm-i Azam’ını duamızın kabulü için vesile kıl. Hiç şüphe yok ki Sen, şanı yüce ve sonsuz kerem sahibisin.

Ey Rabbimiz! Sana yalvarıyoruz, yakarıyoruz, samimiyetle ve ihlâsla yaptığımız bu duamızı kabul eyle.

Şüphesiz Sen bütün kullarına (yarattığın bütün canlılara) kâfi, en güzel dost, en layık kefilsin.
......................................................
.......................................................
Ey Rabbimiz! Hep beraber Senden yardım istiyoruz, sana tevekkül ediyoruz, bizim işimizin zorluğunu azalt! 

Ey Rabbimiz! Seferimizin meşakkatini kolaylaştır ve bizi hayırla rızıklandır. 

Bizden her türlü şerri defet. 

Sadrımıza inşirah ver. İşimizi kolaylaştır, dilimizdeki düğümü çöz. Buna ancak senin gücün yeter.

Ey Rabbimiz, şu an sana el açıp bu halkada bu cemde dileklerini sana ulaştıranlarlarla beraber, kendimi, dinimi, ehlimi, malımı, akrabamı ve seninle benim aramda âhiret ve dünyâya müteallik ne varsa cümlesine sana bırakıyorum ve sana emânet ediyorum. 

Bizim hepimizi her türlü kötülükten ve üzücü şeylerden muhafaza et! 

Ey kerem sahibi Rabbim! 

Beni ve benim berâberimdekileri muhafaza et! 

Beni ve berâberimdekileri selâmette kıl, beni ve berâberimdekileri menzilimize ulaştır ey Rabbim! 

Ey Rabbim! Sana tevbe ettim, Sana sarıldım, takvayı bana azık olarak ver, günâhlarımızı mağfiret et, hastalıklarımıza Şafi sıfatınla şifa, kefaret say. Bizi hesap zamanı yolda, yokuşta bırakma, Efendimizin (s.a.v) in dualarına ortak et. Affet. Bağışla, her nereye yönelirsek bizi hayra yönelt!.. Dua bekleyen, hastanede, alel, aciz, borçlu, dertli, yolda kalmış, evsiz, ocaksız, yuvasız, yurtsuz insanlara merhamet et, yeryüzünde sulhu ve huzuru hakim kıl. KARDEŞ Kanı dökmekten insanları men et... Duası kabul olmuş Kullarının dualarının içine bizide al. Kabul ettiğin dualara bizde amin diyoruz. 
El Fatiha...
...
Amin"

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder