14 Kasım 2015 Cumartesi

İnternet Çağında Hatırlamanın Bilimi .

İnternet Çağında Hatırlamanın Bilimi

dikkat2Bir durun ve düşünün… Hayatınızdaki en önemli 3 kişi kim? Belirlediniz mi? Tmama, o zaman şimdi size küçük bir sınav: Üçünün de telefon numaralarını hatırlıyor musunuz? Hatırlamıyorsanız eğer bu konuda yanlız değilsiniz. Telefon numaralarını cepten bakabilecekken neden ezberlemek için beyin vakit kaybetsin ki? Öyle değil mi? Arkadaşlarımız ve ailemiz hakkındaki bilgileri dışardan öğrendiğimiz zamanlar o kadarda eski değil. Kendimiz bilgiyi  hatırlayacağımıza, bunu kimin bildiğini hatırlarız. Örneğin; babamız tekerleği nasıl değişeceğini bilir, Grant tüm basebal istatistiklerini bilir, Julia büyükannenin evine nasıl gidileceğini bilir…
Şimdi ise, hafızamız için teknoloji ve internette destek almaktayız. Dünyadaki herhangi bir sorunun cevabı bir google arama motoru uzaklıkta. Akıllı telefonlarımız, emaillerimiz, WikiHow, bunların hepsi bizim harici belleğimiz olmuş durumda.
Ancak, hafızamıza daha az ve internete daha çok bel bağlamak sadece yaşam stillerimizi değiştirmiyor, aslında beynimizin yapısını değiştiriyor!
Bilgiyi nasıl ediniyorsak,o şekilde de değişiyoruz. Dikkat    süresi daha kısalaştı. Yoğun miktardaki bilgiye maruz kalmamız, onları uzun süreli hafızada tutmamız için, bizi daha etkin olmaya zorluyor. Peki o zaman, hafızamız bu her yerde bulunan internetten memnun mu dersiniz? Şimdi gelin isterseniz, teknoloji ve internetin beyinlerimizi, düşünce, öğrenme ve hatırlamamızı nasıl etkilediğine bir bakalım…

Hafızayı Nasıl Oluştururuz?

Teknolojinin hafızayı nasıl değiştirdiğini anlamak için, evvela hafızayı nasıl yarattığımıza bir göz atalım…
Ne zaman bir gerçeği öğrenseniz ya da bir deneyime sahip olsanız, bu bilgi sizin çalışan belleğinizegiriyor bu ayrıca kısa-süreli hafıza diye de biliniyor. Çalışan belleğiniz çok hassas bir yer. Yeni bir bilgi, unutulmadan ya da uzun süreli hafızaya yollanmadan önce yaklaşık 60 milisaniye kadar çalışan bellekte (kısa süreli hafıza) kalıyor!
O bilginin daha uzun kalmasını ne belirliyor? Bazen, bu, bilinçli ya da bilinçsiz sizin kararınız oluyor: Siz bilginin ya kaydadeğer, uzun süreli hafızaya dönüşmesi için yeterince uygun olduğuna karar veriyorsunuz ya da  basit bir dikkat dağılması, sizin bilgiyi unutmanıza neden olabiliyor.
Sadece olaylar ve durumlar ve deneyimler sizin uzun süreli hafızanıza girdiğinde, siz onları daha karmaşık, genel görünümünlü, geniş perspektifli fikirlere dönüştürüyorsunuz.—bu,zekanızın derinliklerinin işaret olan bir proses–

dikkat
İşte bu kısa süreli hafızadan uzun süreli hafızaya atlamak, bizim dijital yaşam stilimiz tarafından  yoğun bir şekilde etkilenmekte. Neden mi? Bir nedeni, kısa süreli hafızamızın beynimizin idare edeceğinden çok fazla bilgi ile aşırı yüklenmesi. İkinci nedeni, online öğrendiğimiz bilgiyi değersizleştirip, önemsizleştirmeyi kendimize öğretmemizden dolayı.

Aşırı Bilgi Yüklemesi

 Online-elektronik  öğrendiğimiz zaman, çoğunlukla beynimizin proses edip, depolayacağından daha çok bilgi ile muattap oluyoruz.
Hiç kendinizi Wikipedianın kara deliğin içinde buldunuz mu? Hani Bir Rus Başbakanı araştırırken, saatler sonra tüm Rus Devrimini okumuş olarak kendinizi bulmanız gibi. Buna “Aşırı Bilişsel Yükleme” denir. Bu, Rus Başkanın ismini internetten ararken, kendinizi bir anda emiallerinizi okurken, ya da twittera bakarken ve oradan bazı makaleleri incelerken bulmanız gibi… Tüm bu online aktiviteler, çok fazla hızlı karar vermeyi içeren interaktif proseslerdir.
Nörogörüntüleme çalışmaları, sık internet kullanıcılarının internette aktif bir şekilde gezindiğinde, kapsamlı beyin aktivitelerine sahip olduklarını bu yüzden göstermektedir. Ancak bu pek de iyi bir şey olmayabilir.Tüm araştırma taramaları ve online iken gelen onca bildiri, kolaylıkla aşırı bilişsel yüklemeye neden olabilir.
Çalışan belleğe(kısa süreli hafızaya) bilgi, proses edip, depolayacağımız kapasiteden fazla giriyorsa, o zaman bizler bu bilgiyi uzun süreli hafızada tutma becerisini kaybediyoruz ya da diğer anılarla-hafızadaki diğer bilgilerle bağlantısını kuramıyoruz.

 Farklı Bir Hafıza Tipi

 Google’ın Hafıza Üzerindeki Etkileri: Paramağımızın Ucundaki Bilgiye Sahip Olmanın Bilişsel Sonuçları” adlı 2011 yılında yapılan çalışmada, araştırmacılar, arama motorları ile rahatça araştırma yapan insanların, interneti kolaylıkla kullanarak cevapları buldukları için,daha az olay hatırlama  ve biriktirmede daha az bilgiye sahip olma eğiliminde olduklarını buldular. Bir başka deyişle, cevabını bilmediğimiz bir soru ile karşılaştığımızda, bilginin kendisini hatırlamamaya ve cevabı bulmak için hafızamızı zormalamamaya kendimizi şartlıyoruz. Çünkü, arama motorlarını kullanarak cevaba ulaşacağımızı biliyoruz.
Ama yine de bir şeyleri hatırlamalıyız; ki o da  bilgiyi nasıl bulacağımızı hatırlamaktır. Örneğin; en iyi arama motorlarını, web sitelerini en iyi cevaplar için tespit ederiz.Bu tıpkı sınıfta hesap makinesi kullanmaya benzer.Öğrencilerden daha az ezber beklenir ve onlar daha çok karmaşık sorulara cevap nasıl bulabilecekleri konusunda eğitilirler. Bir araştırmaya göre, internet; harici ya da geçişken belleğin bir formu haline geldiği tespit edilmiştir.
 Ancak, bizler internetten edindiğimiz bilgiyi, önemsiz ve daha az değerli olarak görmesi için beynimizi eğitiyoruz. Emailimizi, Facebook’u ya da haberleri her kontrol edişimizde, biz kendimizi öğrenmek için değil de üstün körü, göz gezdirerek okumaya hazırlıyoruz. Beyinlerimiz odaklanmaya, bilgiyi hazmetmeye ve onu uzun süreli hafızada tutmaya daha az eğilimli. Onun yerine, daha çok uyarıcıya karşı artan bir iştaha sahibiz.

Yeni Gerçekliğimize Adapte

 Anıları karmaşık düşünmeye çevirmesi ve analiz, insanı özgün bir şekilde akıllı yapan kısımdır.Bu arada eleştirel düşünme becerimizi tamamen kaybediyor değiliz.Sık sık internet kullanmamız bizim yeni gerçekliğimiz ve uzun süreli hafızaya dönüşen verilerin ve deneyimlerin üzerindeki olumsuz etkileri azaltabilmek için adapte olup, uyum sağlayabiliriz. Bizlerin ihtiyacı olan şey; proses yapabilmek için, bilinçli bir şekilde bilgiyi önem sırasına göre nasıl düzenleyeceğimizi öğrenmek.(demek istediğim; en önemli şeyleri öğrenmek için derinine derinden proses etmek)
Peki, bilgiyi hafızada tumak için ne yapabiliriz? Tekrar,şeyleri daha kolay bir şekilde hatırlamızın bir yolu.Bir şeyi yaptığınızda ya da okuduğunuzda, beyinde bir nörolojik yol meydana geliyor ve o aksiyonu ya da tecrübeyi tekrarladığınızda, o nörolojik yol biraz daha kalınlaşıyor ve bir sonraki sefere biraz daha… Nörolojik yol ne kadar kalınlaşırsa, hatırlama daha fazla oluyor. Bu yüzden önemli makaleleri yeniden okumak, içindeki bilgiyi proses etmek ve depolamak için yararlı olabilir.
Bir başka yol da, dikkatiniz dağıtan ve odaklanmanızı engelleyen ve başlangıçta kısa süreli hafızada depolanan şeyleri unutmanıza sebep olan kesintilerden kurtulmak. Bu şu demek; çalışırken size gelen bildirim haberlerini ve emailini kapatabilirsiniz.
Beyinlerimiz teknoloji ve internet neticesinde nasıl gelişmeye devam edecek? Bu konuda ve  internete bağlılık ve hattâ teknoloji ile karşılıklı bağımlılık konusunda  daha fazla araştırma yapmak gerektiğine eminim.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder